Google Hakkımızda Veriler Topluyor: Peki Bu Verileri Nasıl Sileriz?

Teknoloji devi, Google gizlilik şartları ve koşullarının ilk satırında kullanıcılarına neyle karşılaşabileceklerini bu kadar açık anlatıyor…

Başka pek çok şeyin yanında neyi araştırdığınızı, neyle ilgilendiğinizi ve hangi internet sitelerini ziyaret ettiğinizi bilen birileri var.

Google‘dan bahsediyoruz, dünyanın en popüler arama motoru ve veri sağlayıcısı.

Google hizmetlerini kullandığınızda, bilgileriniz açısından bize güvenirsiniz.”

Ancak bilmediğiniz şu olabilir, Google ‘Etkinliğim’ fonksiyonunda depolanan bilgiyi silme imkanı sağlıyor.

Birkaç basit adımda, kendinizi Google’a unutturabilirsiniz.

1. ‘Etkinliğim’ fonksiyonunu silmek

Google, ne zaman bir arama yaparsanız, topladığı veriyi hesabınızla ilişkili bir şekilde saklıyor.

Yaptığınız her hareket kayıt altında oluyor. Örneğin form doldurmak ya da Gmail hesabınızın gelen kutusunu taramak…

Bütün bu veriler ‘Etkinliğim’ bölümünde toplanıyor. Sizin gitmeniz gereken yer de burası.

Google Hakkımızda Veriler Topluyor: Peki Bu Verileri Nasıl Sileriz?

Silmek için özellikle aradığınız ögeleri ya da sayfaları ya arama fonksiyonunu kullanarak bulabilirsiniz ya da her şeyi veya belli bir tarih aralığındaki ögeleri seçebilirisiniz.

Google’dan işleminizin muhtemel sonuçlarına ilişkin bir uyarı çıkacaktır.

2.YouTube’daki tüm faaliyetlerinizi silmek

Google, YouTube’da izlediklerinizi ve arattıklarınızı da takip ediyor.

Ancak bunu silmek de kolay. Öncelikle soldaki menüden ‘Geçmiş’ seçeneğine tıklayın, daha sonra sağdaki menüden ‘izleme geçmişi’ ve ‘arama geçmişi’ni seçerek temizleyin ya da silmek istediğiniz belirli bir aramayı da seçebilirsiniz.

Google Hakkımızda Veriler Topluyor: Peki Bu Verileri Nasıl Sileriz?

3. Reklam verenlerin hakkınızda bildiği her şeyi nasıl silersiniz?

Google hakkınızdaki her şeyi bilmekle kalmıyor, bu bilgileri reklam verenlerle de paylaşıyor.

Sık sık arama geçmişinizle uyuşan reklamları görmenizin nedeni bu.

Ancak endişelenmeyin, reklam verenlere hangi bilgilerin iletildiğini bulabilirsiniz.

Bunu yapabilmek için, Google hesabınızda ‘Kişisel Bilgiler ve Gizlilik’ bölümüne girin.

Google Hakkımızda Veriler Topluyor: Peki Bu Verileri Nasıl Sileriz?

Burada aradığımız ‘Reklam Ayarları’ seçeneği. Onun üzerine tıklayın ve ‘Reklam ayarlarını yönet’ kısmına tıklayın.

Daha sonra ‘Reklam Kişiselleştirme’ diye bir seçenek göreceksiniz. Eğer bunu devre dışı bırakırsanız, Google’ın sizinle ilgili tuttuğu diğer bilgilere ilişkin reklam almazsınız.

Google Hakkımızda Veriler Topluyor: Peki Bu Verileri Nasıl Sileriz?

Ancak tamamen reklam almayı engellemek mümkün değil.

Google sizi ilgilerinize göre reklamları göremeyeceğiniz konusunda uyarıyor.

4. Google konum geçmişini silmek

Eğer Android cihazlarını kullanıyorsanız, Google, ‘Zaman Çizelgesi’ fonksiyonuyla telefon ya da bilgisayarınızla ziyaret ettiğiniz yerlerin listesini tutuyor.

Buradan kontrol edebilirsiniz
Google Haritalar’dan bu bilgiyi silmek için bu sayfayı ziyaret etmeniz gerek.

Konum geçmişinizi kapatabilirsiniz ve tüm geçmişi, tek bir günü ya da belli bir zaman dilimini silebilirsiniz. Ya da yaptığınız tek bir seyahati… Bunun için ‘Konum Geçmişini Duraklat’a basmanız yeterli.

Google Hakkımızda Veriler Topluyor: Peki Bu Verileri Nasıl Sileriz?

İnternet’te güvenli olmak için bu yöntemleri uygulayın

[toggle title=”Tıklayın >> İnternette güvenli olmanın yolları” state=”close” ]

Y.T: 14 Ekim 2014

İnternette yüzde 100 güvenli olmak mümkün olmasa da, alınacak birkaç tedbir sizi bazı tehlikelere karşı koruyacaktır.

İnternet güvenliği neden önemli?

Genellikle büyük firmaların ya da ünlülerin internet güvenliği açısından kaygı duyması gerektiğini düşünürüz. Ne de olsa bizim fotoğraflarımız bilgisayar korsanlarına Jennifer Lawrance’inkiler kadar cazip gelmeyecektir, değil mi?

Ama aslında hepimiz bazı fotoğraf ve mesajları sadece kendimiz için saklamak, kredi kartı bilgilerimizin güvende olduğunu bilmek isteriz. İnternet güvenliği şirketi McAfee ile Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nin verilerine göre geçen yıl ABD’de 40 milyon kişinin kişisel bilgileri çalınmış. Türkiye’de ise bu rakam 54 milyona ulaşmış. Güney Kore’de 20 milyon, Almanya’da 16 milyon, Çin’de ise 20 milyon kişinin bilgileri çalınmış.

Bilgisayarımızda tuttuğumuz bilgilerin yüzde 100 güvende olduğunu varsaymak ne kadar yanlışsa, email hesaplarımızı ya da bulut teknolojisi kullanarak sakladığımız fotoğrafları daha güvenli kılamayacağımızı düşünmek de o kadar yanlıştır.

Bulutta bir şey saklamadığımdan eminim

Son günlerde özel fotoğrafları çalınıp da haber konusu olan ünlülerin çoğu da böyle düşünüyor olmalıydı. Fakat bulut hizmetleri yaygınlık kazandıkça akıllı telefon türü cihazların fabrika ayarları, kullanıcı bilgilerinin uzak depolarda saklanmasına göre düzenlenmiştir. Fotoğraflarınızın başkalarının eline geçmesini istemiyorsanız, telefon ayarlarınızı ve ne tür bilgilerin otomatik olarak buluta aktarıldığını kontrol ederek otomatik yüklemeyi devre dışı bırakabilirsiniz.

Bulutun yine de ne kadar yararlı olduğunu telefonu kaybolan ya da bozulanlar teyit edecektir. Neyse ki bulutta da güvenliği sağlamanın yolları var. Her şeyden önce güvenli bir şifre belirlemeniz gerekir.

En güvenli şifre nasıl oluşturulur?

Bazı bilgisayar uzmanları en önemli etkenin şifre uzunluğu olduğunu söylüyor. Örneğin, 16 karakterden oluşan “arabamiseviyorum” gibi hatırlanabilir bir şifreyi tahmin etmek, 8 karakterli “T9$ey!!q” anlamsız bir şifreden daha zordur. Çünkü 16 karakterde kombinasyon sayısı çok daha fazladır; yani casus programların bu şifreleri çözmek için çok daha uzun süre uğraşması gerekecektir. Bir araştırmada, “etkili” olarak düşünülen sekiz karakterli şifrelerin yüzde 22’sinin 10 milyar denemenin ardından bulunduğu, 16 karakterli şifrelerde ise bu oranın yüzde 12’de kaldığı tespit edildi.

Tahmin Edilemezi Tahmin Etmek adlı kitabında William Poundstone başka önerilerde de bulunuyor. Örneğin, “l” ya da “i” harflerinin yerine “1” koymak tahmin yürüterek çok kolay bulunacağından ve sahte bir güvenlik hissi yarattığından bundan kaçınılması gerektiğini belirtiyor. Onun yerine, sizin için anlamlı olan bir cümlenin baş harflerini birleştirerek bir şifre yaratmanın daha güvenli olacağını ifade ediyor.

Email şifremi değiştirdim, şimdi güvende miyim?

Tam olarak değilsiniz. Bilmediğiniz bir yerde güvenli olmayan bir wi-fi kullanıyorsanız aynı noktadaki bir dinleyici aygıt sizin internetteki gezintinizi takip edip şifrenizi okuyabilir. Herhangi bir wi-fi’ye girmek için size şifre sorulmuyorsa büyük olasılıkla güvenli olmayan bir ortam söz konusudur. Bu noktalarda internet aktivitenizin email kontrolü ya da buluta veri yükleme gibi işlemleri içermemesine dikkat edin. Bu işlemleri evinizde kendi wi-fi sisteminize bağlanarak, telefonunuzda 3G ya da 4G sembolünü görerek yapmanız tavsiye olunur.

Daha güvende olmak için, telefonunuza bir sanal özel ağ (VPN) uygulama programı yükleyip dışardayken herhangi bir wi-fi noktasında bunu aktif hale getirebilirsiniz. Bu program internet aktivitenizdeki email şifreleriniz de dahil bütün verileri karıştırarak casus programlar açısından çözülemez hale getirir. Bu VPN’ler paralıdır.

Bu beni veri hırsızlarından korur mu?

Bunlar sadece başlangıç. Güvende olmak için atılacak başka adımlar da var. Ünlülerle ilgili son sızma olayının nasıl gerçekleştiğine dair fazla bilgi yok. Apple’ın iCloud bulut servisindeki bir zayıflıktan yararlanarak kullanıcının şifresini buluncaya kadar denemeler yaptıklarını biliyoruz. Fakat şifre ne kadar etkili olsa da bir hesaba girmenin başka bir yolu daha var. Eğer birisinin kullanıcı adını biliyorsanız “şifremi unuttum” fonksiyonunu kullanarak şifreyi yeniden oluşturmanız mümkündür. Bunu yapmak için elinizde doğum tarihi, annenin kızlık soyadı, gidilen okul, vb. bazı bilgilerin olması yeterli. Böylece güvenlik sorularına doğru yanıtlar verilerek şifreyi yeniden oluşturmak ve bu yolla hesaba girmek mümkün olur.

Özellikle ünlülerin bu tür bilgileri saklı tutması zor. Ama birçoğumuz da sosyal haberleşme ağlarında örneğin tam doğum tarihimizi ve diğer bazı kişisel bilgilerimizi hiç düşünmeden ifşa ediyoruz. Bu sitelerdeki hesap ayarlarımızı, biraz zaman ayırarak bu tür bilgilerimizi başkalarının görmeyeceği şekilde düzenlemek güvenliğimiz açısından önemlidir.

Bazıları ise bu tür hesaplarda sahte doğum tarihi kullanarak bu sorunu çözmüş oluyor.

Bütün bunları yaptım, şimdi güvende miyim?

Maalesef hayır. Ama bu adımları atarak bilgisayar korsanlarının kişisel bilgilerinize ulaşmasını çok daha zorlaştırdığınız kesin. Yapabileceğiniz bir başka şey de şu: Birçok email ve bulut hizmeti artık iki aşamalı kimlik testi uyguluyor. Bu hizmeti aktif kıldığınızda sadece şifrenizi yazarak hesabınıza ulaşamıyorsunuz. İkinci aşamada da cep telefonunuza gelen özel şifreyi girmeniz gerekiyor.

Kişisel bilgilerim internette hiç güvende olacak mı?

Economist dergisinde yayımlanan bir makalede belirtildiği gibi, “Siber ortamı güvenli kılmak zordur; çünkü internet güvenlikten ziyade bağlantıyı teşvik etmek üzere tasarlanmıştır.” Aklınıza gelebilecek her türlü cihazdan internete girmek artık mümkün olduğu için bu durum önümüzdeki yıllarda daha da karmaşık hale gelecek.

Aynı makalede şöyle deniyor: “Yeni yazılım programları hızla piyasaya sürülüyor ve ondan sonra da bunların ortaya çıkan zayıflıkları yeni eklentilerle giderilmeye çalışılıyor. Bu durumda tek kaybedilen şey veri olsa belki tolerans gösterilir, ama insanların kişisel güvenliği söz konusu olduğunda tüketiciler daha az tolerans gösterecektir.”

O halde, şirketlerden bize ait bilgileri güvenli tutmalarını istiyorsak bizim de gerekli tedbirleri zamanında almamız yerinde olur.

 

>>Tıklayın -İnternet güvenliği: Bir bilgisayara izinsiz erişim için 2 temel yol vardır

Tıklayın- Hassas bilgilerinizi gizlemek 

 

[/toggle]

 

ANA SAYFA | Haber | Dünya | Bilim | Teknoloji | Sağlık-Yaşam

Twitter | Facebook | Pinterest | Akademi Portal Arşiv |  Akademi Portal

Facebook Hesabınız Üzerinden Yorum Yapın