Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Saadet Partisi (SP) Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk’e yıllar sonra yaptığı ve “seçim ittifakı”nın da görüşüldüğü ziyarete ilişkin tartışmalar sürerken; SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ağırladı.

Her iki genel başkan da bu ziyaretin bir “ittifak görüşmesi olmadığını” vurguladı ancak “ileriye dönük işbirliği” zemininin kapılarını da açık tuttu.

Bazı sözleri “Cumhur İttifakı’na açık kapı” olarak yorumlanan Karamollaoğlu, hangi koşullarda ittifak yapabileceğini ise “Başkanlık Sistemi’nin değişmesi, iktidarın adalet sistemine müdahale etmemesi ve ekonomi politikalarında değişiklik” olarak açıkladı.

Son genel seçimlerde yüzde 1,5, yerel seçimlerde yüzde 2,8 dolayında oy alan ve “milli görüş” hareketinin temsilcisi SP; iktidar ve muhalefet partilerinin ilgi odağı oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine sert muhalefet eden SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu yerine, milli görüş hareketinin önemli isimlerinden SP YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk’ü ziyaret etmiş ve “ittifak” konusunun da görüşüldüğünü ifade etmişti.

SP’nin, AKP’nin başını çektiği “Cumhur İttifakı” içinde yer alıp almayacağı tartışmalarının sürdüğü bir dönemde, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu, parti genel merkezinde ziyaret etti.

‘Görüşmeler devam edecek’

Görüşme sonrasında iki lider yaptıkları açıklamalarda “görüşmelerin devam edeceği” mesajı verdi.

Karamollaoğlu siyasi partilerin ülkenin yaşadığı sıkıntılara ilişkin görüş alışverişinde bulunmasının doğal olduğunu belirtirken, “İnşallah bu çalışmalarımız önümüzdeki dönemde de devam edecek” dedi.

Ali Babacan da SP’nin siyasetteki önemine vurgu yaparak, “Bizim DEVA Partisi olarak, Saadet Partisi ile yakın temas içinde olmamız ve ülkemizin pek çok meselesini beraber istişare etmemiz, önümüzdeki dönemde son derece büyük önem taşıyacak” görüşünü dile getirdi.

Türkiye’de ciddi bir yönetim sorunu olduğunu ifade eden Babacan, “Bundan sonraki süreçte de yakın istişare içinde olmayı arzu ettiğimizi ifade ettik” dedi.

‘Siyasilerin dirsek temasında bulunması tabiidir’

Temel Karamolloğlu’na, Erdoğan’ın Asiltürk ziyareti anımsatılarak, Babacan ile görüşmesinin, bir “ittifak arayışı” çerçevesinde olup olmadığı soruldu.

Karamollaoğlu, “seçim ittifakı”nın ancak seçim sürecinde konuşulabileceğini, dolayısıyla şimdilik böyle bir ittifak görüşmesinin yapılmadığını belirtmesine karşın, “fikir teatisinde” bulunulduğu mesajı verdi:

“Bu konu (ittifak) her yerde konuşuluyor ama ben ısrarla söylüyorum; seçim sath-ı mailine girilmeden ittifak konuları gündemde olmaz. Konuşulur, bu mesele üzerinde fikir teatisinde bulunulabilir ama bugünkü şartlarda seçim ittifakı olduğu için seçim sath-ı mailine girdikten sonra atılacak bir adımdır. Ama siyasi partilerin birbirleriyle daha yumuşak irtibat sağlamaları, dirsek temasında bulunmaları fikir alışverişinde bulunmaları tabiidir. Bundan dolayı ben gerek muhalefet gerekse iktidarın müspet adım atmalarını, söz düellosundan çok, biraraya gelip, ülke problemini bir araya gelip birlikte mütalaa etmelerinin faydalı olduğun söylüyorum.”

Ali Babacan'ın Temel Karamollaoğlu'nu ziyareti ne anlama geliyor

İttifak için AKP’ye 3 koşul

Karamollaoğlu’na katıldığı bir televizyon programında “AKP’nin yanlışlarından dönmesi halinde ittifak yapılabileceği” yönündeki sözleri anımsatılarak, koşullarının ne olduğu soruldu.

Sözlerinin kastını aşacak şekilde yorumlandığını belirten Karamollaoğlu, herkesin birbiriyle ittifak yapabileceğini belirtirken, “Cumhur İttifakı” içinde hangi koşullarda yer alabileceğini şöyle anlattı:

‘Reformu zihinlerinde yapmalılar’

“Bizim şu anda bir numaralı meselemiz Türkiye’nin kutuplaşmanın önlenmesi ve bunun için de bugünkü başkanlık sisteminin değişmesidir. Özellikle partili başkanlık sistemi zarar getirdi ve Türkiye kutuplaştırıldı. Onun için bunun değişmesi önemli. Türkiye’de adalette bir sıkıntı var. Adaletteki sıkıntı kanunlardan kaynaklanmıyor. İktidardakilerin adalet anlayışından kaynaklanıyor. Adalete müdahale ederseniz adalet yerine gelmez. Özellikle iktidarın adalet mekanizmasına müdahale etmemesi gerekir. Bir kanun yapayım, anayasayı değiştirelim bunlarla da adaleti sağlayalım derseniz, belki bir miktar değişiklik olur ama yöneticinin tavrı değişmediği müddetçe adalet mekanizmasına müdahaleyi hak gördüğü müddetçe ülkede adaleti sağlayamazsınız. Bizim en büyük dertlerimizden birisi bu. Bunun değişmesi şart.

“Bu kanun değişikliği değil, anayasa değişikliği değil, tavır değişikliği adalet anlayışında tavır değişikliğinde ihtiyaç var. Anayasaya uymuyorum, diyen bir hakimi terfi ettirirseniz bunu önlemek için hangi değişikliği yapacaksınız? İktidarda bulunanlar reformu zihniyetlerinde yapmalılar. Ekonomi perişan, lafla peynir gemisi yürümüyor. İktidar problemleri görmemekte ısrarlı. Çözümü, iktidar hatasını görecek ve buna bağlı politikalar gerçekleştirecek.”

‘ABD seçimlerinden alınacak dersler var’

Edinilen bilgiye göre görüşmede, diyalog zemininin açık tutulması konusunda görüş birliğine varılırken, siyasette iktidar eliyle bir “kutuplaşma” iklimi yaratıldığı görüşü paylaşıldı.

Kutuplaşmanın ülkeleri nasıl felaketlere götüreceği ise ABD seçimleri ve sonrasında 6 Ocak’ta ABD Kongresi’nde yaşananlarla değerlendirilerek, “Amerika gibi, köklü bir demokrasi geleneği olan bir ülke olmasına rağmen, bir kişinin nelere yol açabileceğini gördük. Buradan herkesin, bizim de çıkarmamız gereken dersler var” görüşü paylaşıldı.

‘İttifak görüşmesi değil ama memnunuz’

Görüşmenin ileriye dönük bir işbirliğine dönüşüp dönüşmeyeceği de merak konusu. Görüşmeye katılan bir siyasetçi, İngiliz basın yayın organı BBC’ye bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bu ziyaretler en başta bir iade-i ziyaret, hayırlı olsun ziyareti. Ama her ziyaretin barındırdığı bir zemin mutlaka vardır. Biz bu zeminin nereye denk düşeceğini ancak bir seçim sath-ı mailine girdiğimizde görebiliriz. Bu diyalogların, bu temasların tamamı sonunda bir zemine oturacak: ama bu zeminin bugünden ne olacağı hususu, doğru bir öngörü olmaz. Biz birbirimizi tanıyoruz, biliyoruz ama Türkiye bir seçim sath-ı mailinde değil. Türkiye bir öngörülemezlik dönemi yaşıyor. Neye uyanacağımızı bilmediğimiz bir dönem yaşıyoruz. Bu görüşmeler belki öngörülebilir bir iklim oluşturulmasına vesile olur. Doğrudan ittifak görüşmesi değil ama bu temastan Saadet Partisi yetkilileri de DEVA Partisi yetkilileri de memnun.”

Kılıçdaroğlu da ziyaret edecek

SP Genel Başkanı Karamollaoğlu’na bir “iade-i ziyaretin” de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından yapılması planlanıyor. Karamollaoğlu, geçen Kasım ayı başında Kılıçdaroğlu’nu parti genel merkezinde ziyaret etmişti.

Kılıçdaroğlu’nun önümüzdeki günlerde Karamollaoğlu ile görüşmesi bekleniyor.

Facebook Hesabınız Üzerinden Yorum Yapın