“Türk şirketleri Rus pazarını kaybedebilirler” web.tv

Türkiye-Suriye sınırında Türkiye tarafından bir Rus savaş uçağının düşürülmesinin yankıları sürüyor. Rusya Başbakanı Dimitri Medvedev, Türk şirketlerin Rusya pazarındaki paylarını kaybedebileceğini söyledi.

"Türk şirketleri Rus pazarını kaybedebilirler"
Türkiye-Moskova hattında tarihi kriz yaşanıyor Uçağın düşürülmesiyle başlayan gerilim, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un Türkiye ziyaretini iptal etmesiyle tam bir krize dönüştü. DW’ye konuşan uzmanlar, ‘Ankara kriz çözücü diplomasiden şaşmamalı’ uyarısında bulunuyor. 

Rus Interfax ajansında yer alan haberlere göre Rusya Başbakanı Medevedev, Türkiye ile Rusya arasındaki önemli ortak projelerin iptal edilebileceğini söyledi. Medevedev, Türk şirketlerin Rus pazarındaki paylarını kaybedebileceğini ifade etti. Medevedev’in yazılı açıklamasının Rus hükümetinin resmi internet sayfasında yayınlandığı bildirildi.

Obama – Erdoğan görüşmesi

ABD Başkanı Obama ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir telefon görüşmesinde konuyu ele aldığı bildirildi. Türkiye Cumhurbaşkanlığı resmi sitesinde yer alan açıklamaya göre, liderler görüşmede gerilimin düşürülmesi konusunda hemfikir olduklarını beyan etti. Açıklamada, liderlerin ‘benzer hadiselerin tekrar etmemesini güvence altına alacak düzenlemelerin yapılması’ konusunda da mutabık kalındığına yer verildi. ABD Başkanı Obama’nın görüşmede, Türkiye’nin ulusal egemenliğini savunma hakkının ABD ve NATO tarafından desteklediğini ifade ettiği bildirildi.

Uçağın Düşürülme Anı Canlı Görüntü İçin Sayfayı Aşağı İniniz 🔽

"Türk şirketleri Rus pazarını kaybedebilirler"

<<Kaç saniye kaldı, nerede vuruldu?>>

Türkiye’nin Birleşmiş Milletler nezdindeki büyükelçisi Halit Çevik, BM’ye yazılan mektupta Rus savaş uçağının 17 saniye süresince Türkiye hava sahasını ihlal ettiğini belirtmişti. AFP ajansındaki habere göre, bir ABD ordusu yetkilisi bunu doğruladı, ancak uçağın Türkiye hava sahasında mı düşürüldüğü yoksa Suriye’ye döndükten sonra mı vurulduğu konusunun henüz açıklığa kavuşturulmadığını kaydetti.

Genelkurmay Başkanlığı dün Rus uçağının düşürülmesinin ardından yaptığı resmi açıklamada, ‘milliyeti bilinmeyen uçağın’ 5 dakika içinde 10 kez uyarıldığını açıklamıştı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Soçi’deki açıklamasında, uçağın Türk hava sahasını ihlal etmediğini ve Türkiye için bir tehdit oluşturmadığını savunmuş, Türkiye’nin hamlesinin Rusya-Türkiye ilişkileri açısından ciddi sonuçları olabileceğini belirtimişti. Türkiye gelişmeler üzerine NATO’yu olağanüstü toplantıya çağırmıştı. NATO Türkiye’nin uçağın Türkiye hava sahasını ihlal ettiği görüşüne katılmış, ancak NATO Genel Sekreteri Jen Stoltenberg itidalli olunması çağrısı yapmıştı.

<<Rusya’nın askeri yanıtı>>

Sputniknews portalındaki habere göre, Rusya Genelkurmay Başkanlığı bundan böyle Suriye’de IŞİD’le mücadelede amacıyla düzenlenen tüm hava operasyonlarına Rus savaş jetlerinin eşlik etmesi talimatı verdi. Daha önce, bombardıman uçaklarının bu tür bir koruma altında olmadığı bildirildi. Ayrıca Rusya’nın “Moskwa” adlı kruvazörünün de Suriye açıklarında konumlandıracağı ve Rus Hava Kuvvetleri’ne yönelik her tür tehdidi ortadan kaldırmak üzere hazır tutulacağı açıklandı.

‘Bir Rus askeri öldü’

Öte yandan pilotlardan birinin akıbeti de belirsizliğini koruyor. Rusya Savunma Bakanlığı, düşürülen uçaktaki bir pilotun hayatını kaybettiğini doğruladı. General Sergey Rudksoy, ‘geçici bilgilere’ dayanarak pilotun paraşütle uçaktan atladığını, havada yerden hedef alındığını ve vurulduğunu açıkladı. İkinci pilotun hayatta olup olmadığı ise bilinmiyor. Rudskoy, askeri helikopterlerle pilotların kurtarılmaya çalıştığını, ancak helikoptere yerden ateş açıldığını ve bir Rus askerinin de bu nedenle hayatını kaybettiğini bildirdi. Rusya eylül ayında Suriye’de hava harekatına başlamasından bu yana ilk kez can kaybı verdi.

Rusya Suriye’deki hava operasyonlarının IŞİD’le mücadele amacı taşıdığını savunuyor. Türkiye ise operasyonların Rusya’nın Esad rejimini güçlendirdiğini ve bölgedeki Türkmenlerin sürülmesi amacını taşıdığını iddia ediyor.

“Çok da şaşırtıcı bir gelişme olmadı” >>Söyleşi: Aydın Üstünel<<

Savunma analisti Dr. Can Kasapoğlu’na göre Türkiye-Suriye sınırında bir Rus uçağının düşürülmesi Ruslar bölgede aktif hava operasyonları yürütmeyi sürdürdüğü sürece beklenilen bir gelişmeydi.

"Türk şirketleri Rus pazarını kaybedebilirler"

İstanbul merkezli bağımsız düşünce kuruluşu Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi’nden (EDAM) savunma analisti Dr. Can Kasapoğlu, Rusya ile yaşanan kriz hakkında DW Türkçe’den Aydın Üstünel’in sorularını yanıtladı.

DW -Bir Rus savaş uçağının Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından düşürülmesi ne kadar şaşırtıcı bir gelişme oldu?

Kasapoğlu: Açıkçası çok da şaşırtıcı bir gelişme olmadı bu bizim için, çünkü Türkiye’nin angajman kuralları 2012’den itibaren çok açık. Daha önce de Rus insansız hava aracı düşürüldü ve Rusya’nın eylül sonunda başlattığı hava saldırılarından itibaren Türkiye angajman kurallarının esnetilmeyeceğini çok net bir şekilde ortaya koydu. Dolayısıyla Ruslar bölgede aktif hava operasyonları yürütmeyi sürdürdüğü sürece bu beklenilen bir gelişmeydi.

"Türk şirketleri Rus pazarını kaybedebilirler"
EDAM savunma analisti Dr. Can Kasapoğlu

DW:Söz konusu bölge üzerinde neden bir Rus savaş uçağı uçuyordu?

Kasapoğlu: Son dönemlerde özellikle Türkmen gruplara yönelik rejim harekatını, kara harekatını destekleyen bir Rus hava harekatı olduğunu biz müşahade etmekteyiz. Dolayısıyla bu bölge de tabii sınıra çok yakın olduğu için bir Rus hava harekatının Türk hava sahasına uzaması ve Rusya’nın Türk hava sahasını ihlali de açıkçası bunun bir sonucu olarak ortaya çıktı.

DW :Türk Silahlı Kuvvetleri, sözkonusu uçağın defalarca uyarılmasına rağmen Türk hava sahasını ihlal ettiğini açıkladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise ‘Rus savaş uçağının Suriye topraklarında, Türkiye sınırına 4 km uzaklıkta düşürüldüğünü’ söyledi. Sizin tahminleriniz ne yönde? Uçak Türkiye üzerinde mi düşürüldü, Suriye üzerinde mi?

Kasapoğlu: İki ayrı yanıt gerekiyor bu soru için. Birincisi, Türkiye’nin angajman kurallarında 20 milde uyarı, 20 milden sonra beş mile kadar yaklaşırsa Türk F-16’larının bölgeye yönlendirilmesi ve ancak Türk hava sahasının ihlali halinde uçağın vurulması söz konusu. Dolayısıyla çok katmanlı bir uyarı sistemi var. Bunun aşıldığını ve ihlal edildiğini görüyoruz. Bu bir. İkincisi, Türkiye somut olarak bir radar resmi yayınladı, Türk hava sahasının ihlal edildiğini gösteren. Böyle bir radar resminin Rus ya da Suriye kaynakları tarafından yayınlandığını görmüyoruz. Dolayısıyla Türk tarafının açıklamalarını daha somut bazda ele almak gerekiyor.

“Beyanatın bir devlet adamı soğukkanlılığı taşıdığını söylemek çok zor”

DW:Rusya Devlet Başkanı Putin, Rus uçağının düşürülmesine ilişkin yaptığı açıklamada “Terörün işbirlikçileri tarafından sırtımızdan bıçaklandık” ifadesini kullandı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da, Türkiye ziyaretini iptal etti ve “Türkiye’deki terörizm tehdidi Mısır’dan aşağı seviyede değil” diyerek Rusya vatandaşlarının Türkiye’yi ziyaret etmemelerini istedi. Bu uçak düşürme olayı ikili ilişkilere nasıl yansıyacak sizce?

Kasapoğlu: Açıkçası Lavrov’un gezisini iptal etmesini tabii böyle bir olaydan sonra bekliyorduk. Ancak Sayın Putin’in beyanatı ile ilgili, bir devlet adamı soğukkanlılığı taşıdığını söylemek tabii çok zor. Türkiye’nin teröre destek verdiğini öne sürmek, akla, mantığa ve maddi gerçeğe uymuyor. Ama en nihayetinde tabii bu olaydan sonra ikili ilişkilerde çok ciddi bir gerileme ve bir yönetilebilir olup olmadığını önümüzdeki dönemde göreceğimiz bir kriz beklediğimizi söylemek mümkün.

DW:Türkiye-Suriye sınırındaki olayın tarihi bir boyutu da var. İlk kez bir NATO ülkesi bir Rus askeri uçağını düşürdü. Bu Rusya-NATO ilişkileri açısından ne anlama geliyor?

Kasapoğlu: Tabii ilk kez bir askeri uçağı değil, ilk kez insanlı bir askeri uçağı düşürdüğünü burada söylememiz gerekli. Daha önce insansız hava araçlarının düşürüldüğü görülmüştür. Bu Rusya Federasyonu ve NATO arasındaki ilişkiler bağlamında çok önemli, çünkü biz bir krizi doğu kanadında, özellikle Baltık hava sahasında bekliyorduk ama NATO’nun güney kanadının da en az doğu kanadı kadar önemli olduğu bu olayla ortaya çıkmış oldu. NATO-Rusya ilişkilerinde bunun ne anlam ifade edeceği, ne kadar ciddi bir gerilim unsuru olacağı, özellikle 2016 yılında Polonya’da, Varşova’da yapılacak NATO Zirvesi’nde ortaya çıkacaktır diye müşahade ediyorum.

“Eğer Rusya Federasyonu samimi olsaydı”

DW:Ankara’nın talebi üzerine acil olarak toplanan NATO, Türkiye ile dayanışma içinde olduğunu açıkladı. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg iki tarafa da çağrı yaparak ‘Tansiyonun düşürülmesi gerektiğini’ söyledi. Rusya Savunma Bakanlığı’ndan ise, ‘Benzer olaylara verilecek karşılıklarla ilgili bir önlem paketi üzerinde çalışıyoruz’ açıklaması geldi. Buradan Rusya’nın gerilimi tırmandırdığı sonucuna varabilir miyiz?

Kasapoğlu: Hayır, ancak gerilimi tırmandırma hususunda bir söylem geliştirdiği sonucuna varabiliriz. Bundan sonra Rusya Federasyonu’nun atacağı somut adımlar, özellikle askeri boyuttaki somut adımlar, gerilimin ne ölçüde tırmanacağına ilişkin bize çok ciddi bir fikir verecektir.

DW:Paris’te düzenlenen terör saldırılarının ardından IŞİD’e karşı uluslararası bir ittifak kurulması yönündeki diplomasi trafiği sürüyor. Rus savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesi, bu planlara nasıl yansır?

Kasapoğlu: Açıkçası Rusya’nın bölgede hedef aldığı unsurlar arasında IŞİD’i bugüne kadar ağırlıklı olarak göremedik. Rusya Federasyonu’nun yine aynı şekilde söylem bağlamında bir IŞİD karşıtı duruş sergilediğini gördük. Eğer Rusya Federasyonu samimi olsaydı bu tip çağrılarında, öncelikle hava operasyonlarını Türkiye ile koordine etme yoluna giderdi diye düşünüyorum.

———
Twitter Türkçe
Twitter English
Facebook Eurepo
Apnewsturk English
Apnewstur Tv Eglish
Toutube İnternational

www.apnewsturk.com

Facebook Hesabınız Üzerinden Yorum Yapın